30.01.2013

IIS 6 / AJAX Çok Mu Yavaş Çalışıyor? İşte Çözüm



Windows Server üzerinde yaptığınız AJAX istekleri yavaş mı çalışıyor? İşte benim yaşadığım sorun:
Sunucu: Windows Server 2003. IIS 6 ve PHP 5.2 kurulu. (Yazımın sonunda da değineceğim gibi 5.3 ile bu sorun giderilmiş görünüyor)
Javascript frameworkü olarak JQuery kullanıyorum. (Burada versiyonun bir önemi yok)
Post veya Get farketmez, tüm ajax işlemlerimde yanıtın gelmesi 3-4 saniye sürüyordu. Başta problemi yaptığım mysql sorguları ya da diğer işlemlerden sandım. Sonra boş bir sayfa ile işlem yapmayı denedim ve aynı yavaşlık devam etti. Ardından problemin xmlHttpRequest yani AJAX ta olduğunu düşündüm. Ancak son bir deneme yapıp AJAX ile bir PHP dosyasına değil düz bir HTML dosyasına istek gönderdim. Sonuç.. Anında cevap geri döndü. Anladım ki sorun PHP de!
Fakat php bu kadar yavaş olabilir miydi? Ya da neden yavaştı? İşte burada bir şey dikkatimi çekti. Normal sayfalarımın da yüklenmesi uzun sürüyordu. Aslında sayfalar hemen yükleniyor gibi görünüyor, sayfa içeriği çabucak ekranıma geliyordu. Ancak tarayıcı 3-4 saniye daha yükleme işlemine devam ediyordu. Yani yükleme bitmiyordu. JQuery ile yaptığım AJAX işleminin ardından tanımladığım CALLBACK fonksiyonun çalışması için de sayfa yüklemesinin bitmiş olması gerekiyordu. Peki ama sayfalar aslında yüklendiği halde neden yükleme işlemi devam ediyordu?
Cevap sayfanın header bilgilerinde gizli. Aslında orada eksik olan bir şey vardı: Content-length!
Header da content-length belirtilmediği için tarayıcı bir süre daha sayfayı yüklemeye çalışıyor, yüklemeyi sonlandırmıyor. İşte AJAX isteklerimize cevap almamız da bu yüzden gecikiyor. PHP 5.3 ile bu sorun çözülmüş görünüyor. Peki PHP 5.2 ye mecbursak?
O zaman yapacağımız şey basit. İstek gönderdiğimiz sayfalara şu kodları eklememiz halinde sorun çözülecek.
Sayfanın başına:

"ob_start(); "

Sayfanın sonuna:
"$len = ob_get_length();
header('Content-Length: '.$len);
ob_end_flush(); "

Yaptığımız işlem ile sayfanın header ına kendimiz eksik olan bilgiyi eklemiş olduk. Artık tarayıcı belirtilen byte a erişildiğinde sayfanın tamamen yüklendiğini anlayacak ve bize anında cevap verecek.
UYARI: ob_get_length() bazen yanlış değer döndürebilir. Bunun sebebi kod editörünüzün sayfaya görünmez karakterler eklemesidir.

Dosyanızı ANSI olarak kaydettiğinizde bu sorun ortadan kalkacaktır. Ya da kendiniz kaç karakter(byte) eksik kaldığını kontrol edip $len değişkenine bu sayıyı ekleyebilirsiniz.
Header bilgilerini kontrol etmek için size Firebug eklentisini kullanmanızı öneririm.

Kaynak: http://hiperbolik.wordpress.com


22.01.2013

Error: The Exchange Server address list service failed to respond. This could be because of an address list or email address policy configuration error"


"Error:
The Exchange Server address list service failed to respond. This could be because of an address list or email address policy configuration error" 

Microsoft Exchange System Attendant service nin restart işlemi ile çözülmüştür. 

10.01.2013

Photoshop CS2 Artık Bedava!


Adobe'un resim düzenleme ve tasarım programı Adobe Photoshop serisi uzun yıllardır grafik ve fotoğraf işleriyle uğraşan kullanıcılar ve grafikerlerin kullanmaktan vazgeçemedikleri en profesyonel programlardan biri diyebiliriz.
Adobe, Photoshop'un 2005 yılında kullanıcılara sunulan CS2 sürümünü biraz eski olsa da tamamen ücretsiz hale geldi. Yani kullanmak istediğiniz takdirde hiç ücret ödemeden bu sürümü bilgisayarınıza indirebilirsiniz. Sadece CS2 değil ücretsiz olan.
Photoshop ile birlikte ücretsiz hale gelen Adobe ürünlerinin tam listesi ise aşağıda görebilirsiniz:
Acrobat 3D 1.0 for Windows
Acrobat Standard 7.0
Acrobat Pro 8.0
Audition 3.0
GoLive CS2
Illustrator CS2
InCopy CS2
InDesign CS2
Photoshop CS2
Photoshop Elements 4.0/5.0
Adobe Premiere Pro 2.0

Suda parmakların buruşma nedeni


Suda uzun süre kaldığında parmakların buruşma nedeni ıslak nesneleri kavrayabilmek içinmiş

İngiltere'deki Newcastle Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırması buruşmuş parmakların ıslak durumlarda daha iyi kavrama sağladığını gösterdi.

Araştırmacılardan Tom Smulders, bunun, ''araçların daha iyi yol tutmasını sağlayan lastiklerdeki tırtıklara benzediğini'' vurguladı.
Smulders ve ekibi, gönüllülerden önce elleri kuru olarak farklı boyutlardaki misketleri tutmalarını istedi. Daha sonra bilim adamları gönüllülere bu işlemi ellerini 30 dakika sıcak suda beklettikten sonra yaptırdı.

Katılımcıların parmakları buruşmuşken ıslak misketleri daha çabuk yakaladıkları görüldü.

9.01.2013

Windows 2008 R2 Üzerinde Unutulan Administrator Şifresinin Resetlenmesi

Türkiye adeta ipten döndü!


Balyoz cuntası nasıl bir darbe planlamıştı ve neler yapacaklardı? İşte cuntacı yapının kendi ağızlarıyla anlattıkları Balyoz Darbe Planı...

Türkiye, Balyoz'la 20 Ocak 2010 tarihinde tanıştı. Taraf Gazetesi 1. Orduda hazırlanan darbe planını "Fatih Camii Bombalanacaktı" manşetiyle duyuruyordu. Haber, Türkiye'nin 7 yıl önce adeta ipten döndüğünü ilan ediyordu. Zira verilen detaylar tüyler ürperticiydi.

2003 yılında 1. Ordu'da toplanan ve komutanlığını Çetin Doğan 'ın yaptığı 162 kişilik ekip, enine boyuna darbeyi konuşmuş, o güne kadar yapılan en kapsamlı darbe planını hazırlamışlardı. Rahatsızlıkları ise milli iradenin 3 Kasım 2002'de AK Parti 'yi iktidara getirmesiydi. Millete gerekli ders verilmeliydi.

Darbenin gerekçesi irtica olacaktı. Ancak hükümet iktidara geleli daha bir kaç ay olmuştu ve milleti darbeye inandıracak gerekçe yoktu.

Çetin Doğan her ne kadar darbe iddialarını yalanlamak için bunu söylese de seminerdeki konuşmalar cuntanın gerekçe üretmedeki maharetini gösteriyordu.
Balyoz Cuntası için semt adı bile müdahale için bir sebepti. Ancak dahası lazımdı ve şartların nasıl olgunlaştırılacağı adım adım hesaplandı. İlk olarak halk tahrik edilerek sokağa dökülecekti. Beyazıt ve Fatih Camiilerinin bombalanmasını öngören Çarşaf ve Sakal harekat planı bunun için hazırlandı.

Halk sokağa dökülecek ve kalabalık, cemaate karışmış kişiler tarafından kışlalara yönlendirilecekti. Cunta, EMASYA 'yı gerekçe gösterecek ve anında hem de sert bir şekilde müdahale edecekti.

Oraj ve Suga planları ise kendi jetimizin düşürülmesi ve Edirne sınırında Yunanistan'la gerilimin tırmandırılmasını hedefliyordu. Yunanistanla gerilim, milliyetçi ve askeri duyguları kabartacak, cuntanın içeride yaptığı darbeye kimse ses çıkarmayacaktı.

Peki ordu içinden bir tepki olur muydu? Balyoz cuntası bunu da hesap etmiş, darbeye destek vermeyecek bütün subayları fişlemişti. Hedefteki bürokratlar ve sokağa dökülen halkla birlikte onların da yeri cezaeviydi.

O kadar çok tutuklama olacaktı ki kışlalar hatta stadlar bile cezaevine çevrilecekti.

Balyoz cuntası hedefe ulaşsaydı, bugün bütün bunları yaşamış ve yaşamaya devam ediyor olacaktık. 10. Ağır Ceza Mahkemesi işte böyle bir darbe girişimini yargıladı. Ve darbe artık Türkiye'de de ağır cezalık...

http://www.samanyoluhaber.com

Çin'in hamlesi Türkiye'yi ihya edecek!


Çin toryum elementini enerjiye çevirecek santraller inşa etmek için 350 milyon dolarlık araştırma başlattı. Başarılı olmaları Türkiye’ye de yarayacak.

Japonya’da Shendai depremi ve ardından Fukuşima Nükleer Santrali’nde gerçekleşen radyoaktif sızıntının ardından tüm dünya elektrik enerjisini hem tehlikesiz hem de daha ucuz yöntemle üretebilmek için yarış başlattı. Birçok ülke 10-20 yıl içerisinde uranyumla çalışan geleneksel nükleer santrallerini kapatarak rüzgar, güneş gibi enerjilere daha fazla ağırlık verme kararı aldı. Nükleerden vazgeçmeyen, ancak tehlikesini bertaraf etmek isteyen ülkelerin alternatifi olaraksa toryum elementi umut oldu. Daha önce ABD, Norveç, Kanada, Japonya ve Hindistan gibi ülkelerin elektrik santrallerinde kullanmak üzere proje ürettikleri Toryum için şimdi de Çin liler dev bir girişim başlattı.

Türkiye ’nin şansı

Vatan'ın haberine göre; Çin’in eski lideri Jiang Zemin’in oğlu Mianheng, Çin Bilim Akdemisi tarafından 350 milyon dolarlık fonla oluşturulan Toryum projesinin başına getirildi. 140 profesörle birlikte radyoaktif toryum elementinin kullanılacağı ucuz nükleer santraller geliştirmek için Şangay Nükleer Araştırma ve Uygulamalı Fizik Enstitüsü ile birlikte çalışacak. Proje kapsamında görevli bilim adamlarının sayısı 2015’te 750’ye çıkacak. Hindistan toryum’la çalışan santraller konusunda dünyada en büyük ilerlemeyi sağlayan ülke. Bunun gerisinde Hintliler’in de çok zengin toryum kaynaklarına sahip olması ve bu elementle elektrik üretmeyi başarmaları durumunda hammadde sıkıntısını tamamen aşacak olmaları yatıyor. Çin’de de ülkenin tüm elektrik ihtiyacını tam 20 bin yıl boyunca karşılamaya yetecek kadar toryum rezervi olduğu iddia ediliyor.

Toryum tabiatta şu anki nükleer santrallerde kullanılan uranyumdan yaklaşık üç kat daha fazla bulunuyor. 2006 verilerine göre dünyada bilinen toplam toryum rezervinin 2.5 milyon ton olduğu sanılıyor. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu verilerine göre bu rezervin yüzde 11’i Türkiye’de bulunuyor. Bu alanda Türkiye, dünyada 4’üncü sırada bulunuyor. Başka bağımsız kaynaklar ise Türkiye’deki toryum rezervinin bundan 3-4 kat daha fazla olduğunu ve Türkiye topraklarındaki toplam toryumun değerinin 120 trilyon dolar olabileceğini tahmin ediyor.

Arabanızın nerede olduğunu öğrenmenin en kolay yolu


Bir yere kadar gittiniz, geldiniz ki arabanız yerinde yok. Acaba polis mi çekti yoksa çalındı mı?

Öğrenmek için onca telefon açmaya, o otoparkta mı bu otoparkta mı diye aranmaya gerek yok. Çekilen aracın yerini öğrenmek artık çok kolay. Emniyet Genel Müdürlüğü, çeşitli nedenlerle trafikten men edilerek otoparka teslim edilen araçlara ilişkin bilgileri yüklediği 'Trafik Denetleme-Otopark' isimli programı vatandaşın kullanımına açtı.

11 Haziran 2012 tarihinde Emniyet'in kullanmaya başladığı program, 7 Ocak itibariyle de vatandaşın bilgisine sunuldu. Böylece otoparka çekilen araçlar ilgilileri tarafından sorgulanabilecek. http://www.egm.gov.tr/otopark_sorgu.aspx adresinden ulaşılabilen sisteme girebilmek için önce sorgulama yapacak kişinin adı soyadı, TC kimlik numarası, doğum yılı bilgileri girilecek. MERNİS üzerinden bu bilgiler kontrol edilip doğrulandıktan sonra, araç plakası yazılarak sistem tarafından sorgulaması yapılacak.

KİM NİYE ÇEKTİ, HANGİ OTOPARKTA?

Sorgu sonucunda kişi; aracı otoparka hangi birimin teslim ettiğini; otoparkın adını, çekme nedenini, otoparkın açık adresini ve telefon numarasını öğrenebilecek.

8.01.2013

Microsoft Office Outlook başlatılamıyor. Outlook penceresi açılamıyor hatasının düzeltilmesi


Çözüm
Başlat -> Çalıştır
CMD komutunu yazıp Enter tuşuna basın
Outlook.exe /resetnavpane komutunu yazıp enter tuşuna basın.
Outlook programı sorunsuz şekilde açılacaktır. Kullanmaya devam edebilirsiniz.

2.01.2013

Zemzemin sırrı çözüldü...


Zemzem suyunun bu özelliği ilk defa keşfedildi. Ezan okunduğunda berraklaşan su, çan sesi geldiğinde kararıyor.

"Kutsal Su Zemzem /Zübeyde Su Yolu" belgeseline konuşan Japon ve Alman bilim adamları zemzemle ilgili hayrete düşüren açıklamalarda bulundu. Zemzem ezan okunduğunda berraklaşıyor, çan çaldığında ise kararıyor.

Türkiye Gazetesi'nden Hayrettin Turan, kaleme aldığı yazı dizisinde TRT'nin çektiği belgesele konuk olan bilim adamlarının zemzem suyu hakkında yaptığı açıklamaları anlattı. Uzun yıllardır zemzem suyu ve kristalleri üzerinde araştırma yürüten bilim adamları kaynağın sırlarını çözdü. Ren Nehri'nin suyundan içen kişinin enerjisinin azaldığını belirleyen Alman bilim adamı Dr. Knut Pfeiffer, sular üzerine araştırma yaparken bir şekilde bir miktar zemzem bulur ve içer, 35 dakika sonra da rahatladığını hisseder.

ZEMZEM BİR KOVA SUYU TEMİZLİYOR

Araştırmasını derinleştiren Alman bilim adamı Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eder. Dr. Pfeiffer, "Su her şart atlında değişmiyor ama değiştiriyor. Çok acayip bir deney yaptım. Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş. Sonra bir damla zemzeme bin damla normal su karıştırdım. Ve yine gördüm ki hepsi zemzeme dönüşmüş. Bunun sebebi nedir, neden? Zemzem'de öyle bir enerji var ki başkasını değiştirir ama kendi değişmez" diyor.

EZAN SESİYLE PARLIYOR, ÇAN SESİYLE KARARIYOR

Zemzem kristallerini mikroskop ortamında inceleyen Japon bilim adamı Dr. Masura Emot , suyun moleküler (kristal) düzeninin değişen frekanslara göre farklılaştığını görür. Zemzem kristallerinin çan sesinde karardığını Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını fark eder. İncelemede her bir kristalin, Kâbe-i muazzamaya benzeyen bir doku oluşturduğu, zemzemin çan sesinde kristallerinin karardığını, Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını ve netleştiği tespit edildi.

Zemzem üzerine kaleme aldığı kitabı Japonya'da en çok satanlar arasına giren Dr. Emoto'ya göre zemzem, fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Dr. Emoto, "Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor. Müslümanların niçin hastaları tedavi etmek ümediyle Kur'an-ı Kerim'den sûreler okunup, suya üflediğini daha iyi anlıyorum" ifadesini kullanıyor.

Kaynak: Türkiye Gazetesi